Uyku Bozukluğu, Aşırı Alınan Kaloriler ile İlişkili..

Danışanlarımın "Uyku Bozukluğu" durumları, daha diyete başlamadan önce öykülerini dinlerken üzerinde önemle durduğum konuların başında gelir. Kaç ta yatıyorsunuz? Kaç ta kalkıyorsunuz? Gece sık uyanıyor musunuz? v.b.. Uykusuzluğun sebebi  hastalık kaynaklı görünüyorsa ilk seansımıza başlamadan önce, danışanıma mutlaka bir nörolog ve psikiyatr ile beraber bu süreci yönetmemiz gerektiğini söylüyorum.

Uyku bozukluğunuz varsa, günün geriye kalan döneminde aşırı beslenme ve kalori alımı ile sonuçlanan bir durum içerisinde yer alıyorsunuz demektir. Yapılan analiz ve çalışmaların sonuçlarına bakacak olursanız, parçalı uyuma ve düzenli uyuyamama neticesinde insanların ortalama gün içerisinde 385 kcal  daha fazla enerji tükettikleri ortaya çıkıyor ki; bu kalori değeri  neredeyse bu 200 gr lık bir ekmeğin yarısına eşdeğer bir miktar..

Avrupa Klinik Beslenme Dergisi’ nde yayınlanan bir çalışmanın sonuçlarından bahsedeceğim sizlere, bu çalışmada 11 farklı araştırma ve 172 denek değerlendirilmiş. Çalışmalarda uyku kısıtlaması veya müdehale ile kişilerin sonraki 24 saatlerindeki enerji tüketimleri yani ne kadar beslendikleri ölçülmüş..

Araştırmacılar, kısmi uykusuzluk durumunun, sonraki 24 saat süresince ne kadar enerji harcaması yapıldığı üzerine  önemli bir etkisinin olmadığını bulmuşlar ama ortalama katılımcıların ertesi gün 385 kcal daha fazla beslendiklerine rastlamışlar. Bunun yanında araştırmacılar, uykusuz insanların ne yediği konusunda düzenli uyku uyuyabilenler ile karşılaştırdıklarında çok küçük değişimlere rastlamışlar;  düzensiz uyku uyuyanlar orantılı bir şekilde yüksek yağlı ve düşük proteinli tüketim göstermişler fakat karbonhidrat tüketimlerinde herhangi bir değişikliğe rastlanmamış.

Burada unutulmaması gereken obezitenin en önemli sebebinin kalori alımı ile enerji harcaması arasındaki dengesizlik olduğudur bu çalışmanın sonuçları ve diğer çalışmalar bizlere; uykusuzluk durumu bu dengesizliğin oluşmasına ortam sağladığını ifade ediyor. Bu nedenle “Erken Yat ve Erken Kalk” ifadesi, bir insanı sağlıklı, zengin ve varlıklı ve daha akıllı yapan  gerçekler arasında söyleyebileceğimiz tavsiyelerdendir. Bu çalışmanın sonuçlarına göre  kısmi uykusuzluk sonrasında vücuda alınan net enerji miktarı ortalama 385 kalori civarındadır. Kronik uykusuzluk sendromunun farkına varılmaması ve tedavi edilmemesi  sonucunda  kronik hale dönüşen bu durumun,  aşırı kalori alımına böylece kilo artışına yol açtığını rahatlıkla söyleyebilirim..

Kronik uyku kaybı günümüz toplumlarında ne yazık ki ortak bir sorun hale gelmiştir fakat  azalmış uyku düzenlenebilir sağlık riskleri arasındadır. Bununla uyumlu olarak uzun dönemli kısmi uyku bozukluğunun  bir çok çalışmada obezite için bir risk faktörü olabileceği uyku süresinin uzaması obezitenin engellenmesinde kilit rol oynadığı tavsiye edilmektedir.

Kısmi uyku bozukluğu bulunan 26 yetişkin ile yapılan küçük bir çalışmada, bu insanların besinler ile karşı karşıya kaldığı durumlarda beyindeki ödül ile ilişkili alanlarda çok büyük bir hareketlenme olduğunu ortaya çıkmış..Kısmi uyku bozukluğu görülen kişilerde besin arayışı için büyük bir motivasyon ve istekli olmaları durumu, artmış besin alımı için bir açıklama olabilir.

Uyku bozukluğunun obezite ile ilişkisini başka bir şekilde açıklayacak olursak; sirkadyan ritm dediğimiz vücudun içsel saat ayarının bozulması neticesinde tokluk ve düzen hormonu olan Leptin’ in ve açlık hormonu olan Grelin’ in miktarlarındaki bozulma ile ilişkili olduğunu söyleyebiliriz. Yapılan bir çalışmada gece sadece 4 saat uyuyan insanların kan plazma seviyelerinde Leptin’ in azaldığı aynı anda Grelin’ in de arttığı şeklindeydi buna bağlı olarak uyanık kalma süresine bağlı olmaksızın bu kişilerin gün içerisinde daha fazla kalori aldıkları tespit edilmişti..



Düzenli uyku ve sağlıklı günler dilerim..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni Nesil Şeker İlacı: Dapagliflozin

GHRELİN HORMONU

Salep Kilo Aldırır mı?