Serbest Radikaller ve Antioksidanlar


Serbest Radikaller ve Antioksidanlar

  Vücudumuzun dışarıdan aldığı  ya da depoladığı besinleri parçalayıp kendi canlılığını devam ettirebilmek için enerji üretmesi aşamasında doğal yollarla (fizyolojik) ortaya çıkan maddelere “serbest radikaller” denmektedir.

Antioksidan Nedir?

   Vücudumuzun oluşan bu haraplayıcı maddeleri ortadan kaldırmak için en önemli silahı antioksidanlardır. Antioksidanlar serbesut radikalleri temizleyebilen ve hücre hasarını engelleyebilen maddelerdir. İnsanda bulunan antioksidanlar ya vücut tarafından doğal olarak üretilirler ya da dışarıdan ilave olarak alınırlar. Bu maddeler savunma sisteminin etkisini artırarak hastalık riskini de azaltırlar.

   Serbest radikaller vücutta gerçekleşen mesela nefes almak gibi her işlemde her aşamada doğal olarak meydana gelmektedir. Antioksidan savunma sistemi yeterince iyi çalışmıyorsa ve antioksidan gıdalar yeterli oranda yenilmiyorsa veya antioksidan özellikli desteklerden faydalanılmıyorsa serbest radikaller hücrelere zarar vererek birçok önemli rahatsızlığın başlangıcına zemin hazırlar ve de erken yaşlanmaya sebebiyet verir.

   Yaşlandıkça vücudun doğal antioksidan üretimi azalır. Antioksidan üretimi 25 yaşından sonra yavaşlamaktadır.

   Vücudumuzda sadece bir tane hücreye günde 1000 tane oksidatif saldırı olmaktadır.

    Devamlı olarak serbest radikallerin etkisine maruz kalan dokuların yenilenebilmesi için antioksidanlara gereksinim olduğunu söylemiştim. Bu antioksidanların bir kısmı vücut tarafından üretilir bir kısmının da sebze ve meyvelerle vücuda alınması gerekir.

   Havadaki kimyasal maddeler, gıdalardaki katkı maddeleri, ilaç artıkları, güneş ışığı, egzoz dumanları gibi birçok kanserojen madde antioksidana olan gereksinimi artırır. Gerekli oranda antioksidan alınamadığı takdirde kanser ve kalp hastalıklarının meydana gelme olasılığı artar.

   Vücutta oksidatif hasar çeşitli tip radikallerce oluşturulmakta ve her antioksidan bu radikal tipleri üzerinde etkili olamamaktadır. Bu yüzden daha yüksek ölçekte bir fayda sağlamak için mümkün olduğunca değişik antioksidan kaynaklarından faydalanılması gerekir.

   Vücudumuzdaki antioksidan enzim sistemleri, oluşabilecek anlık hasarları önleyebilmektedir. Sebze, meyve ve ilaç formülasyonları biçiminde alınan antioksidanlar, vücudumuzun antioksidan gücünü destekleyici etki gösterir.

   Antioksidanların, kanser, kalp ve damar gibi ciddi hastalıklara karşı koruyucu ve tedaviye yardımcı olabileceğini gösteren deneysel çalışmalar vardır.

   Antioksidanlardan zengin olan besinler Oksijen Radikali Emme Kapasitesi (ORAC) yüksek olan besinler olarak tanımlanır.

   Meyve ve sebzelerin içerdikleri antioksidan kapasiteleri, sahip oldukları antioksidan etkili bileşiklerin miktarına ve türüne bağlı olarak farklılıklar gösterir.

   Yapılan araştırmalara göre günde yaklaşık olarak 3000-5000 ORAC değerine sahip yiyecek alındığında bedenin antioksidan kapasitesinin güçleneceği ve serbest radikal hasarından yeterince korunabileceği belirtilmektedir

Antioksidan Yiyecekler

• A, C, E vitamini, çinko ve selenyum mineralleri en iyi bilinen antioksidanlardır.
• Üzüm çekirdeği ise en güçlü antioksidan kaynağıdır. Bilhassa kara üzüm çekirdeği çiğnenerek yendiğinde doğal olarak antioksidan alınmış olur.
• Yeşil çayında antioksidan etkisi vardır ve günlük olarak içilmesi tavsiye edilmektedir.
• Yaban mersini, böğürtlen, çilek, kuşburnu, kivi, mürdüm eriği antioksidan özelliği olan meyvelerdir.
• Soğan, sarımsak, brokoli, kereviz, havuç, lahana, karnabahar, semiz otu, domates, brüksel lahanası antioksidan kaynağı sebzelerdir.
• Meyve ve sebzelerin daha koyu ve canlı daha parlak renkli olanları daha fazla antioksidan madde içerirler.
• Badem, ceviz, fındık, kabak ve ay çekirdeği de antioksidan içeren besinlerdir.
• Besinlerdeki antioksidanlar, serbest radikalin meydana gelişini engelleyici ya da var olan serbest radikalleri etkisiz hale getirici özelliktedirler. Antioksidan Destekler: Beta-karoten, C vitamini, E vitamini, Selenyum ve Çinko minerali, Proantosiyanidinler, Likopen, Alfa Lipoik Asit, Koenzim Q10 gibi beslenme destekleri de doktor tavsiyesiyle kullanılabilir.


Antioksidanları farklı kaynaklardan almak daha doğru olur. Çünkü bazı kaynaklardaki antioksidan bileşenler yağda çözünürken bazı kaynaklardaki antioksidan bileşenler suda çözünmektedir. Bu yüzden farklı çözünürlük özellikleri olan antioksidanların kullanımı vücut için daha fazla yararlı olmasını sağlayabilir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni Nesil Şeker İlacı: Dapagliflozin

GHRELİN HORMONU

Salep Kilo Aldırır mı?